Eskiden kışın tüketilmek için pestiller kurutulur ve soğuk aylarda insanlar enerji ihtiyaçlarını onunla karşılardı.

Eskiden kışın tüketilmek için pestiller kurutulur ve soğuk aylarda insanlar enerji ihtiyaçlarını onunla karşılardı. Yüksek enerji değerine sahip olan pestil, içerdiği diğer besin kaynakları bakımından da önemli gıda maddelerinden biri haline gelmiştir.

100 gr. Pestil, 332 kcal enerji verirken; 39 mgr. fosfor, 1260 mgr potasyum ve 33 mgr. sodyuma sahiptir. Sodyum bakımından fakir potasyum bakımından zengin olması kalp- damar hastalıklarının önlenmesi açısından önemini artırmaktadır. Pestilin besin içeriği, üretim aşamasında kullanılan bal, süt, dut, ceviz veya fındığın kalitesiyle yakından ilgilidir.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRİR

Pestil; K, Ca, S, P,Mg, Cu, Zn, Mn gibi mineraller açısından zengindir. Biyolojik değeri yüksek proteine de içerir. Ayrıca suda eriyen (A,D,E,K) vitaminler ile B grubu vitaminlere de sahiptir. Dolayısıyla vücut doku ve hücrelerinin yenilenmesinde, su dengesinin korunmasında, hormon, enzim üretiminde, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde önemli etkiye sahiptir.

Son 30 yıl içinde kanser, kalp hastalıkları ve kısırlık vakalarında önemli artışlar olmuştur. Bunun önemli nedenlerinden biri selenyum mineralinin yeterince tüketilmemesinden kaynaklanmaktadır. Selenyum eksikliği vücudun genel savunma mekanizmasının zayıflamasında önemli faktörlerden biri olarak görülmektedir. Günlük ihtiyaç 70-100 mcg arasındadır.

ABD’de 1312 hasta üzerinde yapılan araştırmalarda, 200 mcg selenyum alımıyla prostat kanseri yüzde 63, akciğer kanseri yüzde 47, kolorektal kanserde yüzde 58 azalma olduğu tespit edilmiştir. Genel olarak tüm kanser türlerinde ortalama yüzde 37 azalma bulunmuştur.

Pestil, selenyum minerali içeren ender gıdalardan biridir. Yapımında bal, süt, ceviz veya fındık, dut ve un kullanılan pestil selenyum açısından zengindir. Bu itibarla kanser, kalp-damar hastalıkları, kansızlık ve iktidarsızlık problemi çeken insanların hemen her gün tüketmeleri tavsiye edilmektedir.

Doğada bitkiler inorganik selenyumu organik formuna çevirirler. Ancak modern tarım yöntemleri, kimyasal mücadele ilaçları, erozyon v.b gibi nedenlerle topraktaki doğal mineral seviyeleri gittikçe düşüyor. Selenyumda miktarı en hızlı azalan minerallerin başında geliyor. Unutmayalım ki sigara selenyum miktarını azaltan en önemli nedenlerden biridir. Ayrıca selenyum bazı bilim adamları tarafından bir kanser savaşçısı olarak da tanımlanmaktadır.

PESTİL TAM BİR ÇİNKO KAYNAĞI

Alman Beslenme Cemiyeti’nin yaptığı araştırmaya göre, vücuttaki çinko çocuk sahibi olma şansını azaltıyor. Araştırmacı Daniela Rösler’in verdiği bilgilere göre; kısırlık sorunu olan erkeklerin kanındaki çinko seviyesi, kısırlık sorunu olmayan erkeklere oranla çok daha düşük. Ayrıca çinko eksikliği, erkeklik hormonu testosteronun salgılanmasını da engelliyor. Çinko büyüme, cinsel gelişme ve üremede gerekli bir element. Çinko, A vitamininin anti kanser etkisini güçlendirerek yeni oluşan kanser hücrelerinin öldürülmesine yardımcı olur. Çinko yetersizliği A vitamininin karaciğerden salınımını ve kullanımını azaltır. Bu nedenle çinko içeren besinleri A vitamini içeren besinlerle birlikte tüketmenin oldukça büyük faydaları var. Özellikle kanserli hastalarda çinko yetersizliği çok sık görülür. Kısacası, A vitamini ve çinko birbirini tamamlayan ikili gibidirler. Bu nedenle beslenmede A vitaminine dikkat ederken, çinko alımına da özen göstermek gerekir. Çinko en fazla pestil bileşenlerinden ceviz, bal ve fındıkta bulunur.

Soğuk kış günlerinde enerji yanında mineral, vitamin, protein ve karbonhidrat deposu olan pestili bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için sık sık tüketmekte fayda vardır.

PESTİLİN BİLEŞİMİNDE BULUNAN MADDELER

– Dut, üzüm, fındık, ceviz, bal, şeker, süt, pekmez, un.